24 Temmuz 2009 Cuma
16 Temmuz 2009 Perşembe
HSYK'da Ergenekon Mücadelesi
Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda Ergenekon savcılarının görev yerinin değiştirilmesi için büyük bir çaba sarfediliyor.
İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın dün "Ergenekon savcıları çok eleştirildi. Yerlerinin değiştirilmesi normaldri" diyebiliyor.
Yargı içindeki müesses nizam örgütlenmesi hala etkinliğini koruyor.
İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın dün "Ergenekon savcıları çok eleştirildi. Yerlerinin değiştirilmesi normaldri" diyebiliyor.
Yargı içindeki müesses nizam örgütlenmesi hala etkinliğini koruyor.
11 Temmuz 2009 Cumartesi
Erdemir'in Korunması
Korumacılığın sakıncaları saymakla bitmez.
İşte yeni bir örnek:
"Erdemir'in korumaya alındığı dönem otomotiv ve beyaz eşya üretimi de dibe vurmuştu. Bu nedenle hammadde talebi de geriledi. İthalatta ciddi bir azalma yaşandı."
İşte yeni bir örnek:
"Erdemir'in korumaya alındığı dönem otomotiv ve beyaz eşya üretimi de dibe vurmuştu. Bu nedenle hammadde talebi de geriledi. İthalatta ciddi bir azalma yaşandı."
9 Temmuz 2009 Perşembe
18 Temmuz'da "Darbeciler Yargılansın"
18 Temmuz'da Taksim-Tünel'den başlayacak yürüyüş ile Ergenekon Davası'nda ikinci iddianameye toplumsal destek verilecektir.
Herkesin katılımını bekleriz.
Herkesin katılımını bekleriz.
23 Haziran 2009 Salı
"Önümüzdeki 10 yıl en hızlı Türkiye büyür"
Türkiye'nin krizi en az hasarla atlatıp tekrar büyüyeceği tahminini bu sefer de Merrill Lynch yaptı.
18 Haziran 2009 Perşembe
13 Haziran 2009 Cumartesi
LDT Konferans: "Etnisite, Kültürel Çoğulculuk ve Demokrasi"
Liberal Düşünce Topluluğu’nun 5-7 Haziran tarihlerinde Eskişehir Esalbatros Hotel’de gerçekleştirdiği “Etnisite, Kültürel Çoğulculuk ve Demokrasi” adlı toplantıya Liberal Çalışma Grubu’ndan Batuhan Demirci ve Ahmet Özdemir katıldı. Kendilerinin kaleminden toplantı notlarını aşağıda bulabilirsiniz.
* Kültürlerin oluşumu ve gelişimi toplumun işleyişine temel teşkil eder. Sahip olunan kültürün diğer kültürlere yakınlaşması ve alışverişi bu tutumu oldukça etkiler. Kazak Türklerinde kast yapısına benzer bir yapı söz konusuyken Rumeli Türklerinden böyle bir durumdan söz edilemez. Toplumsal yapıların iç dinamiklerini dikkate almak gerektiğinden standart bir kültür tanımı da yapılamaz.
* Türkiye’de kültür yapay olarak şekillenmiştir ve geçmişten bugüne toplumsal aidiyetler tek tipleştirmek istenmiştir. Böyle olunca kültür bireye yük olmaya başlamıştır. Çokkültürlü modernizmin bireyi bu yapay kültüre kendini ait görmeyebilir. Bu noktada toplumsal sorunların ortaya çıkması kaçınılmaz hale gelir.
* Çokkültürlülüğün kabul edilememiş biçimi tek kültürlülüktür. Birden fazla kültürün kabul edilmemesi ve farklılıklarının inkar edilmesi durumu, bu farklılıklarının tehlike olarak görülmesini doğurur. Bu durum başlı başına bir devlet politikası da olabilir.
* Bireysel özgürlükleri sağlamak için dil ve kültürel alanda yapılan reformlar eksik de olsa bireyin önünü açacak niteliktedir. Çok kültürlülüğün oluşumunda dilleri yasaklanmaması ve gelişimine katkı sağlanması etken bir tutumdur. Çok kültürlülük bir arada yaşamayı önemli kılar. Empati çok kültürlülüğün temellerini oluşturur.
* Türkiye’de bir dönem uygulanan ve kültürel asimilasyonu temel alan; diğer kültürleri baskı altına alarak farklılıkları dışlayıp toplumu tek tipleştirme çabası, toplumun sahip olduğu özgürlüklerin elinden alınmasına neden oldu.
* Türkiye’de yapılmak istenen politika Türkleştirmek değil yeni bir ulus yaratmak isteğidir. Türkler de, diğer topluluklar da değiştirilmek istendi. Ama tek tipleştirmek mümkün olmadı.
* Türklük kavramı etnik bir tanımlama değil kültürel bir tanımlamadır tezi ortaya atılırken Yargıtay’ın “yerli yabancılar” diyerek etnik unsuru temel alması tezatlık oluşturuyor.
* 17. yüzyılda dünyada gerçekleşen değişim 18. yüzyıla gelindiğinde Türkiye’de de hissedilmeye başlandı. Ama siyasal alanda bu değişim gerçekleşmedi. Yüksek askeri ve sivil bürokrasinin ayak diremeleri, karşı koymaları bu gelişimi engelledi. Günümüz bürokrasisinin yapısındaki bu durum o yılların devamı niteliğindedir.
* Batılılaşma hareketi, asker-sivil yüksek bürokrasi tarafında kendini yenileme çabası olarak kullanılıyor.
* Cumhuriyet Osmanlı’nın çöküşünü çokkültürlülüğün bir sonucu olarak gördü ve yeni cumhuriyette sert bir homojenleştirme uygulandı. Sünni Müslümanlık ve Türklük kalıplaştırıldı. Etniği Türk, dini Sünni Müslüman olmayanlar cumhuriyet tarihi boyunca kötü muameleye maruz bırakıldı. Cumhuriyetin gayri müslimleri tehlike olarak görmesi İttihat ve Terakki’ye dayanıyor. İttihat ve Terakki döneminde köktenci etnik homojenleştirme yapılmak istendi.
* Cumhuriyet’in resmi ideolojisi gayri müslimleri ülkeden göndermek ve Kürtler ile diğer unsurları asimile ederek homojenleştirmek üzerine kuruldu. Kürtlerin asimile edilememesi resmi ideolojinin Kürtlere bakışını sertleştirmesine neden oldu. Yeni cumhuriyet Kürtleri görmezden geldi ve bu coğrafyanın gelişmesini engelledi. Böyle olunca isyanlar başladı. Resmi ideolojinin tavrı daha da sertleşti ve zor kullandı. Toplumsal bir sorunun asayişle çözülmeye kalkışılması toplumlar arasında zıtlaşmaya neden oldu.
Son dönemde etnisite ve kültürel çoğulculuk üzerine yapılan toplantılardan en anlamlısı ve en çeşitliliğe açık olanı LİBERAL DÜŞÜNCE TOPLULUĞU’nun organize ettiği 5-7 Haziran tarihleri arasında Eskişehir’de gerçekleşen ve toplumun değişik kesimlerini temsil eden 60’ın üzerinde aydının katıldığı toplantıydı. Katılımcıların geniş bir yelpazeden davet edilmiş olması adeta renklerin uyumunun gerçekleştiği toplantıyı özel kılan yanlardan sadece biriydi. Türkiye’nin bu dönemde en fazla ihtiyacı olduğu şey olan diyalog ve hoşgörü anlamında katılımcılara ve ATİLLA YAYLA Bey’in şahsında LDT’ye büyük bir teşekkürü borç biliriz.
* Kültürlerin oluşumu ve gelişimi toplumun işleyişine temel teşkil eder. Sahip olunan kültürün diğer kültürlere yakınlaşması ve alışverişi bu tutumu oldukça etkiler. Kazak Türklerinde kast yapısına benzer bir yapı söz konusuyken Rumeli Türklerinden böyle bir durumdan söz edilemez. Toplumsal yapıların iç dinamiklerini dikkate almak gerektiğinden standart bir kültür tanımı da yapılamaz.
* Türkiye’de kültür yapay olarak şekillenmiştir ve geçmişten bugüne toplumsal aidiyetler tek tipleştirmek istenmiştir. Böyle olunca kültür bireye yük olmaya başlamıştır. Çokkültürlü modernizmin bireyi bu yapay kültüre kendini ait görmeyebilir. Bu noktada toplumsal sorunların ortaya çıkması kaçınılmaz hale gelir.
* Çokkültürlülüğün kabul edilememiş biçimi tek kültürlülüktür. Birden fazla kültürün kabul edilmemesi ve farklılıklarının inkar edilmesi durumu, bu farklılıklarının tehlike olarak görülmesini doğurur. Bu durum başlı başına bir devlet politikası da olabilir.
* Bireysel özgürlükleri sağlamak için dil ve kültürel alanda yapılan reformlar eksik de olsa bireyin önünü açacak niteliktedir. Çok kültürlülüğün oluşumunda dilleri yasaklanmaması ve gelişimine katkı sağlanması etken bir tutumdur. Çok kültürlülük bir arada yaşamayı önemli kılar. Empati çok kültürlülüğün temellerini oluşturur.
* Türkiye’de bir dönem uygulanan ve kültürel asimilasyonu temel alan; diğer kültürleri baskı altına alarak farklılıkları dışlayıp toplumu tek tipleştirme çabası, toplumun sahip olduğu özgürlüklerin elinden alınmasına neden oldu.
* Türkiye’de yapılmak istenen politika Türkleştirmek değil yeni bir ulus yaratmak isteğidir. Türkler de, diğer topluluklar da değiştirilmek istendi. Ama tek tipleştirmek mümkün olmadı.
* Türklük kavramı etnik bir tanımlama değil kültürel bir tanımlamadır tezi ortaya atılırken Yargıtay’ın “yerli yabancılar” diyerek etnik unsuru temel alması tezatlık oluşturuyor.
* 17. yüzyılda dünyada gerçekleşen değişim 18. yüzyıla gelindiğinde Türkiye’de de hissedilmeye başlandı. Ama siyasal alanda bu değişim gerçekleşmedi. Yüksek askeri ve sivil bürokrasinin ayak diremeleri, karşı koymaları bu gelişimi engelledi. Günümüz bürokrasisinin yapısındaki bu durum o yılların devamı niteliğindedir.
* Batılılaşma hareketi, asker-sivil yüksek bürokrasi tarafında kendini yenileme çabası olarak kullanılıyor.
* Cumhuriyet Osmanlı’nın çöküşünü çokkültürlülüğün bir sonucu olarak gördü ve yeni cumhuriyette sert bir homojenleştirme uygulandı. Sünni Müslümanlık ve Türklük kalıplaştırıldı. Etniği Türk, dini Sünni Müslüman olmayanlar cumhuriyet tarihi boyunca kötü muameleye maruz bırakıldı. Cumhuriyetin gayri müslimleri tehlike olarak görmesi İttihat ve Terakki’ye dayanıyor. İttihat ve Terakki döneminde köktenci etnik homojenleştirme yapılmak istendi.
* Cumhuriyet’in resmi ideolojisi gayri müslimleri ülkeden göndermek ve Kürtler ile diğer unsurları asimile ederek homojenleştirmek üzerine kuruldu. Kürtlerin asimile edilememesi resmi ideolojinin Kürtlere bakışını sertleştirmesine neden oldu. Yeni cumhuriyet Kürtleri görmezden geldi ve bu coğrafyanın gelişmesini engelledi. Böyle olunca isyanlar başladı. Resmi ideolojinin tavrı daha da sertleşti ve zor kullandı. Toplumsal bir sorunun asayişle çözülmeye kalkışılması toplumlar arasında zıtlaşmaya neden oldu.
Son dönemde etnisite ve kültürel çoğulculuk üzerine yapılan toplantılardan en anlamlısı ve en çeşitliliğe açık olanı LİBERAL DÜŞÜNCE TOPLULUĞU’nun organize ettiği 5-7 Haziran tarihleri arasında Eskişehir’de gerçekleşen ve toplumun değişik kesimlerini temsil eden 60’ın üzerinde aydının katıldığı toplantıydı. Katılımcıların geniş bir yelpazeden davet edilmiş olması adeta renklerin uyumunun gerçekleştiği toplantıyı özel kılan yanlardan sadece biriydi. Türkiye’nin bu dönemde en fazla ihtiyacı olduğu şey olan diyalog ve hoşgörü anlamında katılımcılara ve ATİLLA YAYLA Bey’in şahsında LDT’ye büyük bir teşekkürü borç biliriz.
10 Haziran 2009 Çarşamba
9 Haziran 2009 Salı
Krizin Dibi
2009'da kriz olduğundan daha büyük, 2010'da ise daha küçük algılanacak. Tahminimiz bu. Bunun temel nedeni ise psikolojik.
Seyfettin Gürsel de buna değiniyor ve krizin dibi hakkında tahminlerde bulunuyor.
Seyfettin Gürsel de buna değiniyor ve krizin dibi hakkında tahminlerde bulunuyor.
30 Mayıs 2009 Cumartesi
25 Mayıs 2009 Pazartesi
Yassıada Ziyareti
24 Mayıs 2009 Pazar günü Genç Siviller'in organizasyonuyla Yassıada'ya gittik.
Gördüğümüz tek şey terkedilmiş bir ada ve terkedilmiş bir mahkeme salonu idi.
Gördüğümüz tek şey terkedilmiş bir ada ve terkedilmiş bir mahkeme salonu idi.
23 Mayıs 2009 Cumartesi
Dünyadaki Gelişmeler Türkiye'deki Terör Algısını Değiştirir mi?
Erdal Güven'in ve Şahin Alpay'ın benzer konulardaki yazıları okunmalı.
Türkiye'deki terör algısının dönüşüme uğrayacağı bir dönemdeyiz. Olumlu mu olumsuz mu olacağını zaman gösterecek.
Türkiye'deki terör algısının dönüşüme uğrayacağı bir dönemdeyiz. Olumlu mu olumsuz mu olacağını zaman gösterecek.
20 Mayıs 2009 Çarşamba
Tamil Kaplanları'nın Sonu
Tamil Kaplanları'nın kısa bir hikayesi için linke tıklayınız.
Tamil Kaplanları Sri Lanka ordusunun askeri saldırısıyla yenildi ve bu, bazılarının bu modeli Türkiye için önermesine neden oldu.
Ancak yalnızca son hamlede 7,000 kişinin öldüğü ve 250,000 kişinin evlerinden ayrılmak zorunda olduğu hatırlanmalı.
Tamil Kaplanları Sri Lanka ordusunun askeri saldırısıyla yenildi ve bu, bazılarının bu modeli Türkiye için önermesine neden oldu.
Ancak yalnızca son hamlede 7,000 kişinin öldüğü ve 250,000 kişinin evlerinden ayrılmak zorunda olduğu hatırlanmalı.
18 Mayıs 2009 Pazartesi
Cumhuriyetçiler Demokratlaşıyor mu?
Cumhuriyet mitingleri ile ilgili dönüşüm Mehmet Altan'a konu oldu.
15 Mayıs 2009 Cuma
ABD'nin Ortadoğu Politikasındaki Değişim
Roger Cohen Amerika'nın Ortadoğu politikasındaki değişimi çok güzel özetlemiş.
"Hamas terör listesinde olduğu için dışlanıyor. Ancak Lübnan hükümetindeki 30 bakandan 11'i yine terör listesindeki Hizbullah'tan oluşmasına karşın ABD hükümeti Lübnan hükümetiyle işbirliği yapıyor."
"Hamas terör listesinde olduğu için dışlanıyor. Ancak Lübnan hükümetindeki 30 bakandan 11'i yine terör listesindeki Hizbullah'tan oluşmasına karşın ABD hükümeti Lübnan hükümetiyle işbirliği yapıyor."
14 Mayıs 2009 Perşembe
14 Mayıs Demokrasi Bayramı
13 Mayıs 2009 Çarşamba
Çin'in Krizden Etkilenen Dış Ticareti
Çin krizden etkilenen ülkeler arasında.
Aşağıda Çin'in dış ticaret hacmi ile ilgili bir tablo var.
Aşağıda Çin'in dış ticaret hacmi ile ilgili bir tablo var.
Çin'in en büyük ticari ortağı ABD (2008) | ||
Sıra | Ülke | ticaret hacmi(milyar dolar) |
1 | ABD | 333.7 |
2 | Japonya | 266.8 |
3 | Hong Kong | 203.7 |
4 | Güney Kore | 186.1 |
5 | Tayvan | 129.2 |
6 | Almanya | 115.0 |
7 | Avustralya | 59.7 |
8 | Rusya | 56.8 |
9 | Malezya | 53.5 |
10 | Singapur | 52.4 |
Boğaziçi Anti-demokratlığa Doğru?
Bugün (13 Mayıs) Boğaziçi Üniversitesi'nde bir tören var. Prof. Dr. Türkan Saylan'a 'Fahri Doktora' unvanı verilecek. Tören, Fazıl Say konseri ile devam edecek.
Emre Aköz konu ile ilgili haklı görüşlerini belirtmiş.
12 Mayıs 2009 Salı
Taraf'tan Kürt Sorununa 20 Öneri
Taraf gazetesinde bugün Kürt sorununa yönelik 20 öneri yer aldı:
- Başbakan DTP lideri Türk ile görüşsün.
- Kürtçe yer isimleri iade edilsin.
- Yasaklı ekim alanları tarıma açılsın.
- Cezaevlerindeki görüşte Kürtçe yasağı kalksın.
- Korucu alımı durdurulsun.
- Kürt basını üzerindeki baskılar kalksın.
- Üniversitelerde Kürt Enstitüleri kurulsun.
- Üniversitelerde seçmeli Kürtçe dersi konulması
- TRT Şeş’e yasal güvence getirilsin.
- Seçimde Kürtçe siyasi propaganda yasağı kalksın.
- Kürtçe vaaz serbest kalsın.
- Öcalan’ın cezaevi koşulları iyileştirilsin.
- Devlet tiyatrolarında Kürtçe oyun sergilensin.
- Arıcıların güvenlik gerekçesiyle yer değiştirilmesinin engellenmesi durdurulsun
- Dağlardaki ‘milliyetçi sloganlar’ silinsin.
- Bölgeye Kürtçe bilen personel atansın.
- 12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi’ndeki işkenceler için devlet özür dilesin.
- Operasyonlarda ölen PKK’lıların cenazeleri ailelerine verilsin.
- Operasyonlara ara verilmesi, PKK’nın da mayınlı tuzaklar kurmaktan ve saldırılardan vazgeçmesi.
- Bölgedeki mayınların temizlenmesine hız verilmesi.
- Terör ve Terörle Mücadele’den doğan zararların karşılanması hakkındaki kanuna başvuru süresi uzatılsın.
- Başbakan DTP lideri Türk ile görüşsün.
- Kürtçe yer isimleri iade edilsin.
- Yasaklı ekim alanları tarıma açılsın.
- Cezaevlerindeki görüşte Kürtçe yasağı kalksın.
- Korucu alımı durdurulsun.
- Kürt basını üzerindeki baskılar kalksın.
- Üniversitelerde Kürt Enstitüleri kurulsun.
- Üniversitelerde seçmeli Kürtçe dersi konulması
- TRT Şeş’e yasal güvence getirilsin.
- Seçimde Kürtçe siyasi propaganda yasağı kalksın.
- Kürtçe vaaz serbest kalsın.
- Öcalan’ın cezaevi koşulları iyileştirilsin.
- Devlet tiyatrolarında Kürtçe oyun sergilensin.
- Arıcıların güvenlik gerekçesiyle yer değiştirilmesinin engellenmesi durdurulsun
- Dağlardaki ‘milliyetçi sloganlar’ silinsin.
- Bölgeye Kürtçe bilen personel atansın.
- 12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi’ndeki işkenceler için devlet özür dilesin.
- Operasyonlarda ölen PKK’lıların cenazeleri ailelerine verilsin.
- Operasyonlara ara verilmesi, PKK’nın da mayınlı tuzaklar kurmaktan ve saldırılardan vazgeçmesi.
- Bölgedeki mayınların temizlenmesine hız verilmesi.
- Terör ve Terörle Mücadele’den doğan zararların karşılanması hakkındaki kanuna başvuru süresi uzatılsın.
11 Mayıs 2009 Pazartesi
Kamu Tesislerinde Kıyak Tatil
Kamu tesisleri her zaman büyük bir sorun oluşturmuştu.
Kamu tesisleri gibi piyasa dışı alanlar piyasanın büyümesini ve toplumun zenginleşmesini engelliyor.
Bu gibi tesislerden tabiki belli bir kesimin yararlanabilmesi de ayrı bir meşruiyet sorunu.
Anayasa Tarihi
Zaman'da Ümit Kardaş'ın anayasa tarihi üzerine yazdığı yazı mutlaka okunmalı.
"Anayasaların temelinde parlamentoculuk hareketleri (demokrasi) ile hak ve özgürlük istemleri (siyasal liberalizm) yatar. (Anayasa kavramı Batı kökenlidir.) Hak ve özgürlük bildirilerinin ilki İngiltere'de Kral Yurtsuz Jean tarafından kabul edilen 1215 tarihli Manga Carta Libertatum'dur. (Özgürlük Fermanı) Büyük Şart'ın 12. ve 14. maddelerine göre kral, feodal beylerden ancak rızalarıyla yeni vergi alabilecekti."
"Anayasaların temelinde parlamentoculuk hareketleri (demokrasi) ile hak ve özgürlük istemleri (siyasal liberalizm) yatar. (Anayasa kavramı Batı kökenlidir.) Hak ve özgürlük bildirilerinin ilki İngiltere'de Kral Yurtsuz Jean tarafından kabul edilen 1215 tarihli Manga Carta Libertatum'dur. (Özgürlük Fermanı) Büyük Şart'ın 12. ve 14. maddelerine göre kral, feodal beylerden ancak rızalarıyla yeni vergi alabilecekti."
9 Mayıs 2009 Cumartesi
Murat Belge - Koruculuk
Murat Belge'nin koruculukla ilgili yazısı gerçekten çok ilginç tespitler içeriyor.
6 Mayıs 2009 Çarşamba
Cindoruk Siyasette
Hüsamettin Cindoruk DP genel başkanı adayı oldu. 76 yaşındaki Cindoruk "Siyaset genç işidir ben de gencim" dedi.
Türkiye'nin her zaman böyle genç ve yetenekli isimlere ihtiyacı olmuştur.
Toplumdaki yenilik ve reform dinamiğine uygun bir siyasetçi!
5 Mayıs 2009 Salı
Gürcistan'da Darbe Girişimi
Gürcistan'da Rusya yanlısı bir darbe başlamadan önlendi.
Rusya-Gürcistan Savaşı'ndan sonra NATO'nun ülkede tatbikat yapmasına Rusya sert tepki göstermişti.
Artık Gürcistan güvenli bir ülke değil. Özellikle de boru hatları için.
Fındık Rekoltesinde Fazlalık Paniği
Normalde fazla üretim sevinilecek bir şeyken üretici merkezli düşündüğünüzde durum tersine dönüyor.
Bu yıl "maalesef" rekolte fazla.
4 Mayıs 2009 Pazartesi
Hububat Üretiminde Rekor
Bu yıl yağışlardan olsa gerek hububat üretiminde rekor bekleniyor.
Kriz ortamında fiyatları aşağı çekecek iyi bir gelişme. Tüketici için tabi, üretici için değil.
2 Mayıs 2009 Cumartesi
Yeni Kabine ve Soru İşaretleri
Kabine değişti.
Ahmet Davutoğlu eski etkinliğini kaybedebilir. Zira danışmanken perde arkasından istediği aksiyonu yapabilirken şimdi resmi törenlere katılmak, muhabirlerin sorularını cevaplamak ve büyük ölçüde açık olmak zorunda olacak.
AKP'nin ekonomik başarısının temelinde yatan bütçe disiplininin mimarı Kemal Unakıtan'ın halefi Mehmet Şimşek'in maliye bürokratlarıyla baş edip edemeyeceği ise merak konusu.
1 Mayıs 2009 Cuma
1 Mayıs 77'de Buradan Ateş Edenler Bulunsun
Genç Siviller polise taş ve molotof kokteyli atanların düşünemeyeceği parlaklıla bir fikirle 1 Mayıs'ın en güzel eylemine imza attı. Tebrikler.
30 Nisan 2009 Perşembe
Türkiye'nin Kanlı günleri
Guardian'da çıkan haberde Türkiye'nin son dönemin en kanlı günlerini geçirdiği yazıyor.
1 Mayıs ile ilgili uyarılar da dikkat çekiyor.
29 Nisan 2009 Çarşamba
İlker Başbuğ'un LAW Konuşması
28 Nisan 2009 Salı
İsrail'den Türkiye'ye misilleme
Debka'nın haberine göre Türkiye-Suriye askeri tatbikatından rahatsız olan İsrail Ankara'ya bazı silah satışlarını kesmeye hazırlanıyor.
Egemen Bağış'ın Yükselişi
Başmüzakereci Egemen Bağış'ın etkinliği giderek artıyor.
Radikal yazarı Deniz Zeyrek Ali Babacan'ın dışişleri bakanlığındaki konumunun zayıfladığını belirttiği yazısında bundan bahsediyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)